Thursday, April 19, 2012

Salyangoz Masaji


 
Son yillarda, salyangoz ekstraktinin cilt uzerindeki onemi gosterilince, Sibiryalilar careyi, ciltte Afrika salyangozlari gezdirmekte bulmuslar. Yumusakcalar sinifindaki  hayvanlardan  huylanan biri olarak gogus kafesi uzerine o devasa havvani yerlestiren konu mankenini cesaretinden ve icindeki guzellik sevdasindan dolayi cani gonulden tebrik ediyorum. 13 aydan  beri cektigim cilt problemime derman olacagini bilsem bile boyle birseyi yapamazdim.

Wednesday, April 18, 2012

La cristallerie Baccarat

Su Baccarat vazonun hastasiyim. Resmen bir sanat eseri!! Bos veya dolu, her sekilde cok guzel duruyordur eminim...


Vazo kadar olmasada asagidaki orkideyi de cok begendim. Yatak odasinda, sabah kalkar kalkmaz gorunecek bir yerde durmasi, insanin modunu degistirebilir. Baska renkleri de var. Kirmizisi da cok guzel.

I'm speechless









Yukaridaki mankene de ayri bir guldum. Acaba bu cekiminden sonra baska bir yerde is bulabildi mi? Epic fail!

Tuesday, April 10, 2012

Scale


Suaralar kendimi iyi hissettiren seylerden biri de bu. Buarada 78'de Garfield ne kadar da cirkinmis.

Monday, April 09, 2012

Hepimiz Angelina'yiz...



Su etegi Zara Online'da gorup cok begenmistim. Gidip, denemek, eger yakisirsa da almak farz olmustu. Etegi deneyip, kabinlerin onundeki aynalarda, ileri-geri yuruyup bir-iki tur attim. Sonra etege soyle bir baktim...Insan bu etegi giyince sag ve sol taraftaki yirtmaclardan illaki bacaklarini cikarip gosteresi geliyor. Etegi giyer giymez otomatik olarak yuruyusum de degisti, bacaklarim govdemin onunden hareket etmeye basladilar.

Bu durumda Oscar'da bacaklarini gozumuze sokan Angelina'nin kulaklarini cinlattim. Suc sende degilmis Angelina, meger yirtmacli etek giydiginde bacagi gosterme durtusu, biz kadinlarin genetiginde varmis.



Peki etegi aldim mi? Hayir almadim cunku sahsi gorusum etegin hakkini sadece 1,75'ten uzun ve zayif kadinlarin verebilecegi yonunde...

Sunday, April 08, 2012

Achtung Achtung! Karsiniza Kermit cikabilir...


Kurbaga sever biri olarak su tabelayi gordukten sonra, hafiften korkmadim degil. Iki ihtimal var...

Ya bu tabela sadece Almanlarin abarttigi, 1-2 kurbaganin yolda ezilmesine karsi aldiklari bir onlem. Ya da gercekten dev boyuttaki kurbagalar yuruyuse cikiyorlar ve amac araba-bisiklet suruculerini bilgilendirmek... 

Isten karanlik bir vakitte cikip olay yerini bizzat incelemek gibi planlarim var :))) Burda daha neler gorucem allah bilir...


Havacilik Muzesi

Gecenlerde, Sinsi'yle yakinlarda bulunan havacilik muzesine gittik. Benim icin cok ogretici ve guzel bir gundu, ama sanirim sorularimla Sinsi'nin kafasini biraz sisirdim. Bir daha benimle bir yere gelir mi bilemiyorum :p :p Sahsi gorusum, boyle yerlere isi bilen teknik birileriyle gidilmeli. 

Muze havacilikla ilgili oldugundan, muzenin insa edildigi bina da sehir disinda birbiriyle baglanmis  iki buyuk hangardan olusuyor. Giriste, yani biletlerin alindigi gisenin onundeki bolum, tarihteki Alman kadin pilotlara ayrilmis. Daha cok fotograflara, gunluklere yer verildigi icin bu kisim beni pek cezbetmedi. 

Girisi gectikten sonra karsimiza cikan ilk hangari tarihi bir duzen icinde gezdik. Alman planor Otto Lilienthal'in kuslardan esinlenerek insa ettigi ilk planorunu, bisiklet tamircisi olan Wright Kardeslerin Lilienthal'den planlari asirarak ABD'de yaptiklari ilk motorlu ucaklari gorduk. Ardindan gene sirayla Alman ve Ingiliz I. Dunya Savasi ucaklari olan tek kisilik Focker Dr.1Sopwith Camel, Junkers F13, Fw 44J Stieglitz gibi tarihin onemli sahnelerinde gorev almis bir takim ucaklari inceledik. Ayrica, pilot kiyafetlerine, kitaplarina ve eskizlerine bakma firsatimiz da oldu.







Ben bir ara, ozellikle 1. hangardaki ucaklarin ve giristeki planorun gercek olmadigini, cok ince materyallerden yapilmis hafif maketler olduklarini, eger gerceklerse olsem boyle birseye binmeyecegimi, o zaman ki insanlarin gercekten cesaretli oldugunu savundum. Sinsi bana katildi, maket olabileceklerini ama simdi bindigimiz ucaklarinda dusundugum gibi cok kalin materyallerden olusmadigini ince ama saglam kompozit materyallerden yapildigini anlatti. Hafiften bir tirstim, "Buraya gelmekle iyi mi yaptik kotu mu yaptik bilemedim..." bakisi attim. Sinsi kahkahayi basti ve  ileri gidip beni daha cok korkutmak istercesine ucaklarda baglanti elemani olarak vida kullanilmadigini basincla centikler atildigini gosterdi. "Insan bazi seyleri bilmeyince kafasi daha rahat oluyor sanki..." dedim. Centik nedir yaaa?? Kocaman ucak centiklenir mi? "Adam akilli vidalayin su ucaklari..." dediysemde centiklerin vidalardan daha saglam olduguna en sonunda ikna oldum.

Birinci hangardan sonra ikinci hangara gectik. Orda Rolls Royce ve General Electric uretimi olan jet motorlarini inceledik. Motorlarin icinde hava nasil sikistiriliyor, sikisan havada artan oksijenle yakit nasil yaniyor, yanan yakit nasil disari atiliyor hepsini sanki isime yarayacakmis gibi bir bir ogrendim. Dev jet  motorlarinin baglantilariyla ilgili garip ve gayet saf sorular sordum.  F16 larin yakitlarinin cabucak bittigini, dolayisiyla yakit ihmali olmadan kolay kolay okyanusu gecemeyeceklerini, jetlere her onune gelenin  binemeyecegini, sadece G kuvvetine dayanabilen insanlarin jet kullanabildigini duydum. Yani birgun olurda calistigim sirketin CEO'su olsam jetle bir kitadan diger kitaya gecmek o kadar da kolay degilmis :p Butcem el verse, vucudum G yi kaldiramayabilirmis :)) 






Gun sonundaki favorim ise icine girip inceleme sansimizin oldugu sari Rus ucagi  AN-2 ydi. Tum ucaklar AN-2 gibi guzel renklerde olamazlar mi acaba?? Havada sari, mavi, pembe renkli ucaklar dolassalar gokyuzu daha neseli olmaz mi? 

Midnight Waltz



Az once internette Adam Hurst'in son albumu Obscura'nin mart ayinda cikmis oldugunu okudum. Yeni albumu daha dinleyemedim ama nedense aklima gelince, burda da Midnight Waltz'i paylasmadan edemedim. Benimde dinlemeyeli cok olmus, ozlemisim...

Thursday, April 05, 2012

Yenilgi

Bugun gokyuzu basima degdi degecek...Bahara, paskalya tatiline hic yakismiyor bu hava...Nasil kasvetli, nasil soguk ve donuk tarif edemem. Havayi birak, sen nasilsin onu tarif et deseler sanirim cevabim asagidaki siir olurdu.


Sanki delirmenin esigindeyim
bos bombos gozlerine gomulmusum bir kopegin
misirlarin sut taneleri kestanelerin bademlerin
daha olgunlasmamis suyla susuzluk arasi
kayganliginda ariyorum kendimi

........

Ey yanginlarda patlamaya hazirlanan merak
ey icimi eksi sularda calkalayan bas donmesi
issiz ipissiz boslugu aysiz gecenin 
olumle yasamak arasindaki serit
naneler, kekikler, ebegumecleri ve
sifali bulutu kaynar kukurt deresinin 
cekiyor altimdan 
nemli dosegimi

...

behram