Wednesday, May 30, 2012

Balerin








Sunday, May 27, 2012

Mektup var...

Cok sevdigim, 4 sene boyunca iyi ve kotu gun dostum olmus, Turkiye ve Turk hayrani Alman bir arkadasa sahibim. Kendisi, gecen sene hayatinin bir bolumunu cok sevdigi ve hakkinda epey bir bilgi sahibi oldugu Turkiye'de gecirme karari aldiktan sonra, Aralik 2011'den beri Istanbul'da calisiyor. Turkiye'ye tasindigindan beri sik sik maillesiyoruz. Itiraf edeyim, skypelastigimiz zamanlarda Turkce'sinin aksanina gulmek,  Turkiye'yi ve cevresinde yasayan Turkleri onun agzindan dinlemek bana pek bir eglenceli geliyor. Turkiye'de hayatimizin bir parcasi haline gelmis, dikkat etmedigimiz pekcok detayi ondan duyunca bir tuhaf oluyorum. (Ornek: Sokak kedilerinin cop kutularini karistirmasi, dolmuslarin  istenilen yerde durup-kalkmasi vb. bir ton hikaye) 

Asagidaki fotograf, bu sabah posta kutuma dusen mail'den sadece minik bir bolum. Ilk okudugumda "Noluyoruz yav?" diye dusunsemde, sakince, ikinci ve hatta ucuncu kez okuyunca kendisine hak vermedim degil. 

Halinden simdilik memnun olsada, bu mektubu okuduktan sonra, cesaretinden dolayi kutladigim bu insan icin "Turkiye'ye gitmekle acaba hata mi etti? Turkiye aklinda sadece tatillerde gittigi gunesli, guzel yemekleri olan bir ulke olarak mi kalsaydi? Engel mi olsaydik?" diye dusunmuyor da degilim. 



Not: (ilk kez bir yazima not yaziyorum, cok heyecanlandim:)) 

*Son paragrafta bahsettigi olay nedir anlamis degilim. Sanirim bir sonraki gorusmemizde bu durumu aydinlatmak istiyorum. "show little appreciation for property..." kismina ise ayri bir bayildim! Bu kadar dogru bir tespit olamaz. Ona birisinin "Bana dokunmayan yilan bin yasasin" atasozunu ogretmesi gerekiyor :)))

**Bu mektup bazilariniz icin saptirilmis, abartilmis veya sacma gelebilir. Mektubun gercekten Turkiye hayrani birinin elinden ciktigini bir kez daha belirtmek isterim.  Mektubu yazan kisiyi cok iyi tanidigim icin, ilk paragrafta bahsedilen sikayetlerinin arkasinda basindan gecmis gercek hikayelerin yattigina eminim. Kendisinden Turkiye hakkinda cok guzel seyler de duyuyorum. 

***Hayatta en bayik buldugum muhabbetler, Turkiye'ye gidip gelmis, ne yiyip ne ictigini anlatan Alanya turisti muhabbetleridir.  Bu mektuptaki tespitlerin  tatil koyunde kalmis turist muhabbetinden daha cok, cekilen kultur sancilari olduklarini dusunuyorum.

****Cocuk bana guvenmis, samimi bulmus mail atmis, ben bunu tuttum, ilginc buldum ve burda yayinliyorum, bunun icin biraz utaniyorum. Sanirim kendisine blog'dan degil ama  dusuncelerini bir miktar Turkle paylastigimdan bahsedecegim:)) Yani demek istedigim su, olurda cevrenizde tariflerime uyan bir Alman varsa beni kendisine ispiyonlamayin :)) Cunku biliyorum ki dunya kucuk...

Arrival of The Birds



There's always a song that fits my mood.



Wednesday, May 23, 2012

Yasaklansin


Mayis geldi geciyor…Onumuzde daha uc ay yaz var. Deniz-kum-semsiye ve sezlong fotografi, izgarada, oltada, masada boylu boyunca uzanmis her turlu balik, deniz urunu fotografi, arkadaslarla tokusturulan kadeh fotograflari, scuba, su kayagi vb. denizde yapilan her turlu aktivite fotografi sosyal medyada yasaklansa ne guzel olur.

Sirf su davranislarindan dolayi Ege sahil seridinde yasayan herkesi protesto etmek istiyorum. Bulan var, bulamayan var…Acik ve netim! Oyle boyle degil, cok kiskaniyorum!

Monday, May 21, 2012

Frenchli Melissa

Son birkac bahardir, Melissa alsam mi almasam mi diye ikileme girip, plastik babet icindeki ayagin terden vicik vicik olacakmis hissini aklima getirerek, bu ikilemden girdigim gibi cikiyorum.

Biraz once, yillik 'Acaba bu bahar bir Melissa mi edinsem?' moduma girip Melissa'nin web sitesinde gezinirken uzerimde ayni 'patatesli tayt' etkisi birakan asagidaki modelleri gordum. 



Peki birsey almayi dusunuyor muyum? Hayir, bu babetlerin bunyemde yarattigi travmadan kurtulmadan herhangi bir ayakkabi alisverisi yapmayi planlamiyorum.

Art+Com

Herbiri ayri ayri motorlarla kontrol edilen 714 adet metal kure, incecik ve celik iplerle alti metrekarelik tavandan sarkiyor. Ilk basta tum metal kureler, boslukta asili ve rastgele asagi-yukari  hareket ediyorlar. Kisa bir sure sonra, kureler yarattiklari kaostan cikip beraberce hareket etmeye basliyorlar, kimi zaman hizlanip kimi zaman duruluyorlar. Ama en sonunda, her bir kure bosluktaki bir noktada sabitlenerek bir seklin olusturulmasina katkida bulunuyor. 


Izlemeye doyamadigim Kinetic Sculpture, sergilendigi yer itibariyle, sanat ve tasarimin yaratma surecini anlatmak uzere Art+Com tarafindan gelistirilmis. Mesaj ziyaretciye, 700 kusur kurenin 7 dakikalik dansiyla gayet basit ama bir o kadar da buyuleyici bir sekilde verilmis. 

Art+Com'un tasarladiklari sadece Kinetic Sculpture'la sinirli degil. Eve gelip, grup hakkinda biraz arastirma yapinca World Expo Shanghai 2010'da sergilenen Mobility, Tokyo'da ki Duality kaldirimi gibi pek cok calismaya imza attiklarini gordum. En sevdigim calismalari ise Berlin'de sergilenen Grasp Pendulum oldu. Art+Com'un tarzini, interaktif calismalarini, sanati teknolojiyle birlestirip, bunlari birbirlerinden cok farkli disiplinlere sunup,  seyirciyi eglendirmesini cok sevdim.

Eminim, sizde web sitelerinde yaptiklari isleri gordukten sonra birkac tanesini yakindan gormek isteyeceksiniz.

Kravat



Gece sonunda, yakasi pacasi dagilmis, omuzlara inip binmekten sucuk gibi olmus Turk damatlarinin bile Facebook profillerinde dogru duzgun kravatlari baglanmis fotograflari varken, Zuckerberg'in igrenc kravat baglama stiliyle verdigi poz, bu dunyaya nerd gelip nerd gideceginin bir gostergesidir.

Friday, May 11, 2012

Gercekmis bu...




Ben bu corabi gecen sene bir bankacinin uzerinde gordugumde, boyle bir sacmaligin gercekten var olabilecegi aklima gelmediginden 'Kadina bak yaa, peep toe giyecegim diye corabi yirtmis. Deli mi ne?' diye dusunmustum. Hatta corabi nasil kesmis ki, corap yirtilmamis diye hakkinda en az on dakika dusundugumu, yanlis gordugumu sanip, bir sapik gibi gozlerimi kisarak kadinin ayaklarina defalarca zoomladigimi hatirliyorum. 


Internette bu urune bayilmis olanlari gorsemde, uzgunum ama hayatimda bu kadar zevksiz ve anlamsiz bir corap daha gormedim. 

Amac bacaklari soguktan koruyup, ayak parmaklarindaki ojeleri mi teshir etmek? Ayaklarin 1/3 u coraplardan ve ayakkabidan portlemisken, ayaklariniz ve bacaklariniz nasil sicak kalabilir? Belki ten rengi kabul edilebilir ama bunun siyahi veya renklisini giyip birde ustune ucu acik ayakkabi gecirmek nasil bir kafanin zevkidir?

Iste sevgili bankaci, bu corabi giymeden bir zahmet bunlari dusunseydin, daha az ilgi cekici olup neden sana oyle baktigimi anlayabilirdin.


Thursday, May 10, 2012

Currently Loving...



Juste Un Clou Bracelet!


Bir secme hakkim olsa, bu bilezigi Love Bracelet'a tercih ederim!! Ayrica  yukaridaki resimde gorundugunden cok cok daha guzel. *Sigh*!