Efendim yukaridaki elbiseyi az once internette gordum. Kendisi Yohji Yamamoto'nun leziz eserlerinden sadece biri. Ben cok sevdim ve benim olsa hemen bir dugun, dernek bulup, bunu giyip gitmek isterim. Ilk bakista Yamamoto yine yapmis yapacagini desemde, fil hafizam beni birden 1997 yilina goturdu. Bu resimde gordugunuz elbisenin kisa ve sifon halini benim zarif kuzenim abisinin nisani icin Derishow'dan almisti. Bir an icin "Acaba mi?" desem de koskoca Yamamoto heralde Derishow'dan model asiracak degil diye dusundum. Birde dogrusunu soylemek gerekirse elbisenin arkasini tam hatirlamiyorum. Neyse beni kimin nerden ne asirdigi cok ilgilendirmiyor ayrica boyle konusmak pek haddim de degil. Ben bu elbiseyi sevdim ve sizle paylasmak istedim. Iste sadece bu :)
Wednesday, March 31, 2010
Tuesday, March 30, 2010
Neolog
Tasarimcilar usenmemisler, akrep ve yelkovan saatlerde cok baydi biz kol saatlerine farkli bir bakis acisi getirelim, saat dijital olsun ama klasik dijital saatlerden de farkli olsun demisler ve Neolog' u gelistirmisler. Kabul ediyorum, fikir ilginc. Ama kullanilabilecek, fonksiyonel bir urun oldugunu dusunmuyorum. Siz ne dersiniz?Boyle birseyi takmasina takarim ama kullanabilir miyim hic sanmiyorum...Bu arada yukarida ki saat 7:35' i gostermekte... Asagidaki saat ise 2 ye10 var. (Ancak tam emin degilim 10'u 10 geciyor olabilir de:))))
Monday, March 29, 2010
Clint Mansell
Evimi topluyor oldugumdan mi, havadan mi, yoksa uzaklara gidecek oldugumdan mi bilinmez ama feci melankoligim gene...Ben ergenlikte bile bu kadar dagilmamistim yahu..
Devamli degisen cevrem, degisen hayallerim, bir diger taraftan 20 li yaslarimi bir turlu elimde tutamayip onlari yitirip gitmem...Uzgun muyum onu bile bilmiyorum. Hep daha cok sey var yapmak istedigim. Ama hep daha az zamanim.
Yasitlarimdan hayli onde oldugumu bile bile "Daha cok yapacagin sey var." diyorum kendi kendime.
Ayni zamanda icimde buruk biraz. Yanimda tasimak istediklerimi birakiyor olusumdan bu burukluk. Onlari bir daha gorememe ihtimalinden belki de.
Bilmiyorum. Cidden bazen garip oluyorum.
Iste bu garip duygularim sirasinda acip acip dinledigim, beni biraz dindiren biri var. Clint Mansell. Ve Mansell'in o muazzam "The Fountain" filmi icin yaptigi muthis bir soundtrack albumu var. Clint Mansell bir sanatciysa ortalikta dolasanlar ne acaba diye kendime sormadan edemiyorum.
Clint Mansell'den "The Last Man" i sizin icin yolluyorum. Ozellikle biraz durulup kendini dinlemek isteyenler icin.
Sevgiler...
Tuesday, March 23, 2010
Do Brazil
Kabul edelim...Pahali olabilir, takmasak belki olmeyiz ama cok orjinal degil mi? Benim olmasini cok isterdim:))) Ama hayatta 300 eurocuk verip Aurélie Bidermann'dan atacla baglanmis bir bileklik almam, alana ise mani olmam. Hatta alip bana armagan edene hic karismam :))
Topuklu ayakkabi ve galos
Swims adli Norvecli bir firma bayanlari unutmamis ve urettigi su gecirmez pek cok sirin urunun yaninda bayanlarin topuklu ayakkabilari icin galos icat etmis. Icat etmis dedim cunku firmanin sahibi Avrupa'nin yagmurundan camurundan, hele hele ona bakan merakli gozlerden cok cekmis, devamli ayakkabilarinin eskimesi canina tak ettirmis. Oyle olunca ortaya bu lastik (kaucuk belki daha dogru) urunler cikmis. Internet sitesinden de goruldugu uzere, maalesef Turkiye'de satilmiyorlar. Ancak ilgilenenlerin Ebay'den veya internetten bulunabilecegi kanisindayim.
Monday, March 22, 2010
One bag
Uzun yola gidecek olup ta valize konulacaklar listesi yapmaya usenenler icin cok guzel bir web sitesi var. Hayir! Tabiki de sizin yerinize valizinizi yapmiyorlar:))) Sadece fikir alabileceginiz ve neleri unutmamanizin gerektigini size soyleyip fikir veriyorlar. One Bag adli bu siteye kesinlikle tatile cikmadan bakmanizi tavsiye ediyorum.
Sunday, March 21, 2010
Ablasi sunun guzelligine baaaak!!!!
Bugun paso ayakkabilardan gidiyoruz ya...Hadi hayirlisi. Acaba bu durumum tasinma hazirliklari sirasinda kullanmadigim icin elden cikarmis oldugum ayakkabilarin etkisi mi?Onu bilmiyorum ama yukaridakinin sirinligi, rengi, modeli tartisilmaz. Cidden cok sevdim. Tabi giyebilir miyim? Once bacaklarimi sigortalatirsam EVET!!! :))
1 Kadin 1 Erkek
Sizi bilmem ama ben bu diziye bayiliyorum. Izleyip izleyip "Ayyyy:)) Ayni biz!!!" diyorum..."Demek ki iliskisinde boyle karmasalar, olaylar, komiklikler yasayan bir biz degilmisiz!!" Demet Evgar'i Asli ile Kerem adli dizide sevmeyip sonrasinda da hic izlememis oldugum icin kendime kizdim. Hakkinda biraz arastirdigimda, "Cahilligim.." diyerek odullu ve degerli bir sanatci oldugunun farkina vardim. Emre Karayel'i ise Bir Istanbul Masali'ndan hatirliyorum ama bu dizide onu da bir baska sevdim. Ikiside rollerine cok yakisiyorlar ve kendilerinden baska oyunculari o rollerde asla dusunemiyorum. Ben keyifle izliyorum. Size de oneririm:))
Wuuu!!!
Thursday, March 18, 2010
Hayaller 1
Gocebelikten, yerlesik yasama gecis yaptiktan sonra, ilk isim oturma odasinin duvarina boydan boya, kocaman bir kafes yaptirmak olacak. Bu kafesin icine bir suru Chinchilla koyup aksamlari is donusu hepsini mincik manyagi yapmak istiyorum. Chinchilla'larin bakimi da cok kolay...Yemleri kokusuz, banyolarini kum kutularinda yapiyorlar, kesinlikle isirmiyorlar. Ancak gece boyunca kafeslerinden disari cikarirsaniz ortaligi biraz kirletip, kablo ve laminatlarinizi kemirebilirler. Dolayisiyla kafes disinda bulunduklarinda gozunuzu uzerinden ayirmamakta fayda var :)))
Lemongrass
Lemongrass (yada asil adiyla Roland Voss) cok ama cok sevdigim, Alman asilli, ambient tarz da muzikler icra eden bir sanatci. Bu tarz muzikten hoslaniyorsaniz kesinlikle kendisini dinlemenizi tavsiye ediyorum. Ayrica sizlere melankolikligin ve boslugun dibine vurdugum su saatte Gipsy Moon'u gonderiyorum :))))
Sevgiyle kalin,
kkt
Tuesday, March 16, 2010
Super bir site
Internet bagimlisi biri olmam benim sucum degil. Likecool adli bu site, karistirirken saatlerin nasil gectigini anlamadigim bir yer.
Ayrica siteye katkida bulunan bazi insanlarin zekalarina hayran olmamak da imkansiz. Mesela su kibritlerin komikligine bakar misiniz?
Likecool'u cok seviyor ve sizinde takip etmenizi israr ediyorum.
Sevgiler,
kkt
Aklima takilan sorular 1
Monday, March 15, 2010
Ucuz mal alacak kadar zengin olmamak
Rahmetli babamin en cok kullandigi atasozlerinden biri buydu sanirim. Bize, alacagimiz seyin kalitesinin fiyatindan daha onemli oldugunu, paramizi yerinde seylere harcamamizi soylerdi. Bazi alisverislerimde onun bu sozunu dinlesemde, populer kulturun etkisine kapilip sacma sapan ucuz ve basit seyleri aldigim ve gercekten de cok az kullanip, paramin yabana gittigi olmustur. Orneklemek gerekirse bknz: Cin mali semsiyeler. Bulundugum yerin iklimi yuzunden bugune kadar aldigim cin mali semsiyelerle kendime bir tane Swaine Adeney Brigg alabilirdim. Elim her defasinda bu markaya gittiginde ise kucuk capli mucevher degerindeki bu semsiyeleri kaybetme korkusuyla hicbir zaman almaya yeltenmedim. Bugunlerde ebay'de, ikinci el dukkanlarda en cok bakip arastirdigim marka bu. Eger, saglam ve guzellerinden bulursam hic kacirmayip bir tane alacagim. Eger bu sekilde bulamazsam, olunceye kadar kullanmak istedigim bu semsiyeyi dukkanindan edinecegim.
Sevgi ve saygiyla,
kkt
Not: Resim http://cizmeli.files.wordpress.com/2008/10/semsiye.jpg adresinden alinmistir.
Sunday, March 14, 2010
Maccun Mesir Cayi
2008'in Aralik ayinda annemin Manisali bir arkadasi ona gelirken hediye olarak mesir macunu cayi getirmis. Annem de "Ben icmem, 1-2 paket birak gerisini sen gotur." diyerek bavuluma atmisti geri kalan caylari. Ancak sonrasinda hem ben, hemde bu caylari icmem diyen annem mesir macunu cayina bayildik. Cayin icinde tarcindan, anasona, sari kantarondan, papatyaya kadar 41 cesit baharat mevcut. Bu cayi ureten firma Manisa'da ve adi da Maccun. Firmanin cay disinda diger urunleride mevcut ama sadece Manisa'dan veya internet uzerinden alinabilinir. Mesir macunu pek cok bunye icin agir olsada, bu cayin yurt icinde veya yurt disinda iyi bir reklamla cok iyi yerlere gelebilecegini dusunuyorum.
Baharatli gunler,
kkt
Navyboot
Navyboot 1991'de Isvicre'de kurulmus bir ayakkabi firmasi. Arkadaslarima bu firmanin stilini anlatmaya calisirken Navyboot'un Avrupa'nin Hotic veya Inci'si oldugunu soyluyorum. Bu uc firmanin stillerinin cok bagdastigini dusunuyorum. Yalniz Navyboot'ta biraz daha az model soz konusu ve birde kendileri Michael Schumacher'in sponsoru. Fiyatlari bir Avrupa markasina gore gayet uygun. Benim bu seneki kolleksiyonlarindan favorilerim hasir babetleri. Siz ne dersiniz?
Sevgiler,
kkt
Lampe Berger
Ben kucukken evde elektrikler kesilince kullandigimiz bir gaz lambasi vardi. Gecenlerde Lampe Berger denilen Fransiz markanin gaz lambasina yeni bir boyut getirdigini, urettikleri gaz lambalarinin evin icine ferah bir koku yayip, kotu kokuyu bunyesinde topladigini gordum. Lambalar bizim evdeki gaz lambasinin aksine cok sik ve govdeleri gercek porselenden olusuyor. Artik elektrik kesintisi daha az oldugu icin neden boyle birsey almaliyim ki diye dusunebilirsiniz ama bence sehpalarin uzerinde dekoratif durabilir, misafirleriniz geldiginde evinizin bir kosesinde mum yerine bunu yakabilirsiniz.
Aydinlik ve atesli gunler,
kkt
Friday, March 12, 2010
Muglar
Eminim hepinizin cok sevdigi, takintili oldugu bir takim seyler vardir.
Mesela kiz kardesim, babam(rip) ve ben kirtasiye urunleri manyagiyiz. Sanirim bu olayimiz biraz genetik. Kirtasiye hastaligina baska bir postta deginip fotograflarla size ozetliycem:)
Bugun yazacagim ortaokul ingilizce hazirlik sinifinda baslayan
bir takinti. Kulplu bardak yani mug takintisi.
Sene 90'larin ortalari ve benim dogum gunum. Kuzenim elinde bir Gundogdu torbasiyla beni ziyarete geliyor. O zamanlar Gundogdu dukkani Izmir Alsancak'in en guzel hediyelik esya vs. satan yerlerinden. Parfumcu filan degil yani. Kutuyu acar acmaz uzerinde iki domuzun tavuklari besledigi resme ve canli renklere sahip ilk bardagima sahip oluyorum. Suan yasadigim eve getirememis olsamda onu cok severim hala annemin mutfak rafinda durur.
Birkac yil sonra anneannemden benzer bir dogum gunu hediyesi geliyor hem bana hem de kiz kardesime. Beyaz zemin uzerinde, dalinda kirmizi bogurtlenlerin oldugu, cok nazik ve kibar bir Bone China. Ama bu sefer, bu bardaklar bufenin kapali dolabinda, "anneanne hatirasi" kontenjaninda, korunmasi gerekli ve yanginda ilk kurtarilacaklar arasinda yerini aliyor. zirt pirt kullanilmaz, arada bir cikarilip bakilir ve yerine konur.o dolabin kurali budur. Bu kontenjanda ayrica kiz kardes yeni dogdugunda babanin calisanlarindan birinin Almanya'dan getirdigi muzikli bardak bile vardir. Oyle ki, 80 lerin sonunda boyle bir bardaga Turkiye'de sahip olmak zor oldugu icin, anne tarafindan arada bir bize gosterilir sonra yerine kaldirilir.
Hatta ne kadar ironiktir ki artik bu bardak Turkiye'de piyasaya dustugunde biz bardaktan zevk alamaz olmustuk.
Zaman icinde annemde zuccaciyeye merakli bir insan oldugu icin, evdeki bu kulplu bardak sayisi gunden gune artar. Arada kirilanlar olur. Belki kimi bardaklar cok sevilir, kimisi az ama mutlu mesut bir sekilde caylar icilir, kahveler hopurdetilir.
Uc sene once, yani yuvadan uctuktan sonra, birazda bulundugum ortam itibariyle cok entrasan bardaklarla karsilasilir. Ya da ziyaret ettigim ulkelerden
"Ay sunu hediyelik alayim, bunuda rafima ben koyarim" derken birde bakilir ciddi bir bardak takintisi olusmaya baslamis.
Isin komigi ben seviyorum diye herkese de bardak hediye eder duruma gelinir. Hatta, bir insanla yeni tanistiysam ve dogumgunune davet edildiysem ilk hediyesi mutlaka bardak olur.
Ulkemi tanitim amacli olarak uzerinde Izmir yazan 15 bardagi nasil Almanya'ya getirdigimden bahsetmek gorevini annemin anlatmasini istiyorum zira bavulumu kapatirken yasadigi macerayi kendisi hala unutmamistir.
Hepinizi opuyor, temiz bardakli gunler diliyorum. Nitekim baski bile olmus olsa asagidaki resim gibi bir bardaktan kimse birsey icmek istemez sanirim:))))
Sevgi ve saygiyla,
kkt
Thann
Thann, Tayland'dan cikan guzellik ve bakim markasi olup caydan, aromatik yaglara, cilt bakimindan ev aroma terapi urunlerine kadar genis bir urun yelpazesine sahip.
Internet sitelerini arastirinca aslinda guzel ve kaliteli seyler urettigini ogrendim. Turkiye'de subeleri olmadigini gorunce hemen size haber vermek istedim ki, olurda karsiniza bir yerlerde cikarsa, kkt biliyormus ama bizden saklamis demeyin :)))
Sevgi ve dostlukla,
kkt
Not 2:Thann kullananlar yorumlar kismina ne kullandiklarini yazip memnun kalip kalmadiklariyla ilgili olarak bizi aydinlatirlarsa cok sevinirim:)
Saturday, March 06, 2010
Portekizce ogrenmek isteme sebebim
Mariza' yi hic duydunuz mu? Ben maalesef kendisi ve Terra albumu ile gecen sene tanisabildim. Mariza Mozambik dogumlu, Portekiz'li bir sanatci. Super bir sesi var ve her dinledigimde sarki sozlerini anlamasamda icimde olusturdugu muthis bir kipirtiyla muzigin evrenselligini bir kez daha kanitlamis oluyor. Bir gun Portekizce ogrenirsem, sebebi sanirim Mariza olacak. Madem bugun Mariza'dan bahsediyoruz o zaman veda mi Portekizce yapmaliyim!
Vejo você (Gorusuruz)
kkt
Friday, March 05, 2010
Cay Keyfi
Hafta sonu tatilime girmeye saatler kala, internet karsisinda cayimin tadini cikariyorum.
Siz hic earl grey cayin icine bir iki lavanta tomurcugu atmayi denediniz mi?
Piyasada sadece lavanta veya lavantanin katildigi rahatlatici caylar olsada ben earl grey cay ve lavanta ikilisini cok seviyorum.
Ofisten arkadasim, ben bu karisimi ictigim zaman kendini banyo kuvetinde hissettigini soyluyor. Lavantali banyo kopuklerini seviyormus :))
Dolayisiyla lavanta miktarini abartmamak lazim.
Bir bardak caya maksimum 3-4 tomurcuk.
Sevgi ve dostlukla,
kkt
Merhaba
Ilk yazim oldugu icin cok ama cok heyecanliyim.
Bu blogta kendi dusuncelerimi, tecrubelerimi, sevdigim seyleri, gordugum yerleri yayinlamak istiyorum.
Umarim basarili olabilirim.
Hedefim burayi aktif bir site haline getirmek. Ayni evde duzenledigimiz kiz kiza partilerdeki gibi, her kafadan cilgin bir sesin yukselmesini istiyorum. Sizlerden yeni seyler ogrenip, bu blogtan da kendime birseyler katmak istiyorum. Cunku hayat tek basina yasayip ogrenilmeyecek kadar kisa ve hizli...
Zaman icinde birbirimizi daha iyi taniyacagimizi umuyor, blogla ilgili her turlu elestiriye acik oldugumu belirtmek istiyorum.
Sevgi ve dostlukla,
kkt
Subscribe to:
Posts (Atom)